AGİ (Asgari Geçim İndirimi) Bilinmesi Gereken Gerçek
Asgari Geçim İndirimi, 31 Mart 2007 yılında Vergi İadesi’nin yerine getirilmiş bir uygulamadır.
Peki 31 Mart 2007 yılından önce ne oluyordu?
1985 yılında yürürlüğe giren “Vergi İadesi” sistemi ile vatandaşı fiş almaya teşvik ederek kayıt dışının önüne geçmekti.
“Fiş almazsam kaça olur?” Sorusunu hatırlayanlar muhakkak olacaktır.
Bu sistemin yürürlüğe girmesiyle birlikte fiş toplama dönemi başlamıştı, toplanan fişlerde “Gıda, Sağlık, Eğitim, Giyim, Ulaşım vs.” gibi giderlerden vergi iadesi alınırdı. Daha sonra bu kalemler değişti, önce ulaşımı kaldırdılar, sonra giyimi kaldırdılar, sonra eğitimi ve en son sağlığı kaldırdılar.
Bu sistemde uzun bir süre fişler AYLIK olarak toplanırdı. Sonlara doğru bu sistem YILLIK olmaya başladı.
31 Mart 2007 yılında ise tamamen yürürlükten kalkarak, AGİ (Asgari Geçim İndirimi) olarak hayatımıza girdi.
Burada da AGİ’nin şartları vardı. Evli eşi çalışmayan, evli eşi çalışan vs. vs. kademeler belirlendi.
Vergi İadesi Sistemi zamanın da toplanan fişlerden, maaşının üçte biri kadar para alındığı olurdu.
2007 Asgari Ücret 562,50 TL iken AGİ 45,63TL idi. Yani onda biri bile değil.
31 Aralık 2021 tarihinden itibaren de AGİ kalktı mı? Kalkacak mı? gibi sorularla karşı karşıyayız.
Çalışma Bakanının dediği gibi “…asgari ücretliden vergi almıyoruz, onun içinde vergi iadesi ödenmez…”; aslında AGİ’nin Gelir Vergisi iadesi olmadığını Çalışma Bakanı herkesten ve hepimizden iyi biliyor.
AGİ'yi önce asgari ücretin içine katıp alıştırdılar.
Şimdi ise Gelir Vergisi bahanesiyle elimizden alıyorlar.
AGİ, Gelir Vergisi iadesi değil, yapılan harcamaların vergi iadesi olarak hayatımıza girmişti.